Güçlendirilmesi gereken mevzi: Kurucu değerler ve kurucu parti

Dünün tarihi neydi? Yarın hangi gün? Hangi olayın yıldönümü?.. Yarın hep birlikte o aşağılık katliamı kınayacağız.

Madımak Oteli’nde yakılarak öldürülen sanatçıları, düşünürleri, bizim gibi bu ülkenin onurlu yurttaşlarını anacağız. O katliam bir komploydu, tıpkı daha önceki Maraş ve Çorum katliamları gibi… Vahşeti hatırlayın; hamile kadınların karnındaki bebekleri doğradı bu katil sürüsü! Çoluk çocuğu boğazladılar. Ve bu katliamlar provokatörlerin yaydığı yalanlar ve kışkırtmalarla gerçekleşti.

Sivas Katliamcıları Prova Yaparken…

O gün o insanları öldürenler, birkaç gün sonra kendi çocuklarının başlarını okşuyor, aile sofralarında zıkkımlanıp hoşbeş ediyordu. Pek çoğunun yaptığı yanına kâr kaldı. Tıpkı satırlı Hizbullah katilleri gibi ortalıkta dolanıyorlar, mecliste vekilleri bile var.

Şimdi gelelim dün gece yaşananlara… Sanki Leman’ın o karikatürün bulunduğu sayısı o gün yayımlanmış gibi, bir anda ortalık karıştı. Oysaki piyasaya 26 Haziran’da çıkmıştı, belli ki birileri provokasyon için uygun zamanı kollamış.

Bir yanda Ekşi Sözlük, Gizli Servis gibi mecralarda provokatörler kışkırtmalara başladı, diğer yanda din istismarcısı medya organlarında canlı yayınlarda kışkırtıcı konuşmalar yaptı. Bakanlardan gelen açıklamalar, ateşe benzin dökmekle eşdeğerdi.

Derken, önce küçük bir grup Beyoğlu’ndaki Leman Kültür’ün önünde toplanmaya başladı. Baktılar ki, kolluk kuvvetleri müdahale emeyecek, hızla çoğaldılar. Sonrası tam da Sivas’a olup bitenlerle çok benzeşik. Büyük Doğu Akıncıları diye bilinen ve bir zamanlar tehlikeli terör örgütleri arasında yer alan örgütün mensupları, linç provasına başladı. Polislerin gözü önünde ‘katiam çağrısı’ yaptı. “Ya biz öleceğiz, ya onlar” diye bas bas bağırırken, polislerin kılı kıpırdamadı!

Oyun Belli, Failler Belli…

Sonra buram buram kumpas kokan o sloganlar atılmaya başladı; önce “Kahrolsun laiklik, yaşasın şeriat”, ardından “Kemalist köpekler hesap verecek!” Sayıları biraz fazlalaşmıştı, ama hepsi bir avuçtular yine de…

Müdahale olmayınca cesaret bulan bu lumpen tayfası millete de saldırmaya başladı. O sokak ve çevresindeki kafelerde, barlarda, meyhanalere oturanlara… Kadınlara saldırmaya kalkışanları hesapta sağduyulu ‘linççiler’ teskin ediyordu. Böyle müptezel bir senaryoydu.

Failler belli, Maraş’ta, Çorum’da, Sıvas’takilerin soyundan teröristler… Kışkırtıcılar belli; dün ve bugünkü din istismarcısı internet haber sitelerine, gazetelerin sosyal medya hesaplarına bakın göreceksiniz. Hangi sözde gazeteci ya da kanaat önderinin nasıl kışkırtıcı sözler sarf ettiğini tespit etmek zor değil. Yine hangi siyasetçilerin ve kamu görevlilerinin neler söylediğini ve yazdığını da bulmak öyle!

Yeni Bir Provokasyon Tezgahı Peşindeler

Dün bu ülkede yaşananlar yeni bir komplonun ilk adımı… 19 Mart’tan bu yana bu iktidarın saldırılarını, sadece Ekrem İmamoğlu’na ve CHP’ye bir saldırı olarak görenler öncelikle gözünü açmalı… Bu saldırı salt güçlü bir cumhurbaşkanı adayını saf dışı bırakma hedefiyle sınırlı değil; bu ABD, Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği’nin Türkiye Cumhuriyeti’ni çökertme planının, Türkiye’yi Lübnanlaştırma, Suriyeleştirme, Pakistanlaştırma projesinin bir ayağı…

Dış mihraklar yerel işbirlikçileriyle bu yolda koşar adım ilerlemeye çalışıyor. En kolayı ve etkilisi din istismarıyla ve kimlik sorunlarıyla çatışma ortamı yaratmak! Bunun yolu ise hızla güçlenen CHP’yi binbir kumpasla yıkmak, yıkamazsa bölmek ve güçsüzleştirmek.

Pelikan Terör Örgütü (PETÖ) gibi yabancı istihbarat örgütlerinin aparatları işte bunun için var. Nasıl ki durduk yere sokak köpeklerini yok etmeye yönelik yasa gündeme getirildiğinde arkasında bunlar vardı, bugün de bu ve bunun benzerleri var! Ve ne ilginç ki bir zaman işbirliği içinde oldukları Fethullah Terör Örgütü’nün taktiklerini bire bir kullanıyorlar. Çünkü o taktikleri bulan o meczup vatan haini değildi, onu yetiştiren Amerikan ve İngiliz istihbaratçılarıydı.

Bu Kirli Kumpası Durdurmanın Yolu Saraçhane Meydanı’ndan Geçer

Bugün Saraçhane Meydanı’nda CHP’nin mitingi var, darbenin yüzüncü gününde… “Kemalist köpekler hesap verecek” diye bağıran teröristlerin sesini kesmek için o mitinge tüm cumhuriyetçilerin, laiklerin, hukuk devletinden yana olanların katılması çok önemli. Zira ülkeyi bölmenin yolunun CHP’yi bölmekten geçtiğini bilenlerin oyununu bozmanın başka bir yolu yok. Hedef CHP gibi görünse de cumhuriyetin kurucu değerleridir ve eğer ki o değerler tümüyle ortadan kalkarsa Türkiye Cumhuriyeti de ortadan kalkar.

Bugün gerek Ekrem İmamoğlu’nun gerekse Mansur Yavaş’ın baştan sona popülist ve teslimiyetçi açıklamalarını da kulak ardı edin. Linççi güruhu kınayan tek bir kelime yok neredeyse! Boş verin, çünkü önemli olan şu anda kurucu değerleri ve kurucu partiyi yeniden gülenrdirmek. İlkesizliğin ve eyyamcılığın ilacı da birlikten doğan güç olacaktır.
O mitingde yapılacak konuşmalar da bir o kadar önemli. Parti için birlik çağrısı ve bu bu kumpasa karşı yek vücut hareket etmek için ilk adımı Özgür Özel’in atması gerekiyor. Bu çağrıya anında yanıt vermekle mükellef olan ise Kemal Kılıçdaroğlu…

Kapının önünde ağzında köpükler saçarak cumhuriyeti yıkmaya, insanları katletmeye hazırlanan yobaz sürüsü beklerken, birliği ve beraberliği sağlamak mecburî bir vatan görevidir. Tersi vatan hainliğidir!

  • Related Posts

    Narin Güran davasında davanın seyrini değiştirecek 122 sayfalık yeni rapor

    Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Köyünde, geçen yıl 21 Ağustos günü kaybolan Narin’in cansız bedeni, 19 gün sonra evinden 1,5 kilometre mesafedeki Eğertutmaz Deresinde bulundu. Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesinde…

    Gergerlioğlu’ndan KHK’lı hekimler ve öğretmenler için kanun teklifi

    Haber: Gökhan Korkmaz DEM Partili Gergerlioğlu, hüküm giyen KHK’lı hekimler ve öğretmenlerin mesleklerini icra etmelerinin önündeki engellerin kaldırılması için kanun teklifi verdi. DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, hazırladığı…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir